pul temalı torba tip (ön cepli) ,antika arabalı cepli torba tip 01

merhabalaaar.
yine bir 'bizimlesın', 'yok hayır!deyılsın' postu ile geldim.itiraf edeyim, bir önceki posta gelen yorumlar bende cesareti tavan yaptırdı:)ilginize teşekkür ederim sevgili blogger arkadaşlarım.

 torba tiplerden nedense adına 'travel' dedigim çanta var bugün.yine önden çıplı pıtlı filan...

gövdede kullandıgım imitasyon süet kumaş aslında çok güzel bir renge ve yumuşacık bir dokuya sahip. her ne kadar fotograf çekme noktasındaki deham!!!bu kadarını yansıtabilse de siz emin olun ki göründügünden çok daha güzel bir kumaş bu.

parmağım iyileşti şükür. hergün yaraya bakıp iyileşme sürecini bizzat takip ettim ve bir kez daha yaradılış mucizesine hayran kaldım bu arada.daha ertesi gün ayrılan parçaların birbiriyle nasıl tekrar  kaynaştığını görmek gerçekten hayranlık uyandırıcıydı.çarçabuk kapanıp gitti yara,ki o süreçte de pek rahat durmayıp, elim iğne tuttugu anda başladım söz verdigim çantanın aplikelerini işlemeye.

sıradaki gri-siyah çanta için cepli torba tiplerin ortanca versiyonu diyebiliriz.ilk cep denemesini bu çantada gerçekleştirdim.pile fikri daha sonra doğdu kafamda.

bu da böyle birşey oldu işte.boyutlar yine oldukça iri.aslında bu çanta konusunda size danışmak istedigim bir şey var .sizce bu tip bir çanta için unisex diyebilir miyiz?yani sokakta bir erkeğin omzunda bu çantayı  görseniz 'bizimlesın' der misiniz?(açıkcası ben pek emin değilim:)

sapı bu kez çıtçıtlarla birleştirdim çantaya.arzu edildigi takdirde sap boyu kısaltılabilsin ya da uzatılabilsin istedim.bu arada itiraf etmeliyim, bu metal aparatları monte etmek büyük meşakkat!!!bazen günlerce bileklerimin ağrıdığı oluyor.başka birşey olsa bu kadar katlanmam herhalde:)

evi barkı fotograf stüdyosuna çevirmek konusunda azimle ilerliyorum:)hemen her odada fotograf çekimi için bir alan oluşturdum kendime.bazı eşyaların yerlerini değiştirip, bazılarını öteye beriye itekleyip duruyorum.yalnız 'a!aaa ne rahat bir kadın hopta elinde topta 'gibi bir yanılgıya düşmeyiniz efendim.üzerimde Ağrı Dağı kadar baskı var aslında:))

bu gecelik bu kadar sevgili arkadaşlar...
yayınımız burada sona erdi...(şimdi buraya bir necefli maşrapa ne giderdi: )

antika arabalı torba tip çanta (ön cepli)

sonraki hafta kalan son dersimin son final sınavı var,başladım yine ergen sivilceleri çıkartmaya.şimdilik biri dudağımın üzerinde diğeri yanağımda olmak üzere iki taneler ama haftaya kadar ..o hoooo!şimdiden ümüğüm sıkılıyormuşcasına darlandım, haftaya kadar 9x9 doğururum herhalde.nefret ve muz kabuğu!!!

torba tipleri modifiye ettiğimi söylemiştim değil mi?işte bunlar .daha doğrusu bu...-lar da  peşisıra gelecekler önümüzdeki günlerde.fotograf olayında da bir farklılık denemek istedim ve kombin yaptım.alıp alıp köşeye bucaga tıktığım kıyafetler ve pabuçlar hiç değilse böylece gün yüzü görürler.

ayrıca 'bizimlesın' ya da 'bizimle deyılsın' şeklindeki yorumlara da açığım:)

biraz da detaylar...

şimdilik budur.

vaye butiğe özel çantalar 2

clutchlar geçtiğimiz haftalarda vaye butik için özel olarak dikildiler.

bu hafta başında çöp poşetinin ağzını bağlamaya çalışırken üstte duran cam kırıgını farkedemeyip sol elimin baş parmağını karpuz gibi yarıverdim.(solak olduğumu söylemiş miydim:)? bir kaç gün iş göremez haldeydim,sonraki günlerde yara bandı takviyesi ile söz verdigim bol aplikeli iki çantayı viyak ciyak işlemeye çalıştım ama dikiş makinemi pek elleyemedim...dolayısıyla haftasonuna epey iş birikti.iki gündür harıl harıl dikiyorum ve ciddi anlamda yorulmuşum .şöyle bir düzlük bulup uzanmaktan başka şey düşünemiyorum şu an...

a!ooo hep paylaşmak isteyip unuttuğum bir güzellik daha var.sanırım mayıs ayı başlarındaydı, etsy aracılığıyla müşterim olan ve iki Leyya çantası satın alan Lora o günlerde pek çok komplimanın yanısıra beni bloguna da konuk etmişti.bundan çok mutluluk duydum doğrusu.kendisi de çok güzel el yapımı defterler tasarlıyor.ürünlerini incelemenizi öneririm .

şimdilik benden bu kadar.kalın sağlıcakla...

baykuş aplikeli hobo çanta (denim)

uzun zaman oldu aplike çantalar paylaşmayalı.takılınca allı pullu kumaşların peşine  aplike yapmakta yayınlamakta yürek istiyor tabii.bu baykuşlar bildiginiz modellerden, defalarca yeniden hazırlanıp sahiplerine uçuyorlar ama her defasında paylaşmak sıkıcı olabilir diye burada gündeme gelmiyorlar.son defasında fotografları yeniledim ve iyi bir sonuç alınca paylaşmak istedim bir kez daha .

bunlar da bir kaç hafta önce edindigim son kumaşlardan.İstanbul teması görünce dayanamıyorum.elimdekilerin hepsini kullanacak fırsatım olur mu bilemiyorum ama en kötü ihtimalle torun torbaya güzel bir koleksiyon bırakmış olurum diye kendimi avutuyorum.

antika araba temalı kumaşı da çok sevdim.arabalardan biri geçtigimiz günlerde bir çantanın ön cebini süsledi ,önümüzdeki günlerde burada olacak o çanta da.

pöfff!bugün okul günü...dersi ve hocasını sevsem de okula gitmeyi sıkıcı buluyorum bu dönem.topu topu haftada 3 saat dersim var ama hazırlanmak,gidip gelmek angarya geliyor.bu arada yazmadan geçemeyeceğim çok hoş bir olay yaşadım geçen cuma.sınıftan bir arkadaşımın arkadaş grubundan olan çok tatlı iki bayanla tanıştım geçtigimiz cuma günü.her ikisi de benim gibi aftan yararlanıp dönmüşler okula.bir ara telefon görüşmesi yapmam gerekti telefonu kapattıgımda yanında oturdugum bayan 'aaa!sen Leyyasın!!!'dedi.kendisi blogumu takip edermiş meğer.bunu duyunca çok mutlu oldum.üstelik afla okula dönmesinde benim maceramın da etkisi oldugu söyleyince değmeyin keyfime:)maalesef ders arası oldugu için uzun uzun konuşamadık ama 'sen Leyyasın' dedigi andan itibaren sanki çok iyi tanıdıgım bir arkadaşım gibiydi benim için.kendisine ''işte ben bunu yazarım blogumda!''demiştim ,yazmak taa bu cumaya kaldı.kendisiyle yarın okulda bir kez daha karşılaşmayı ümit ediyorum ,çünkü bana bu samimi ve iç gıcıklayıcı duyguları yaşattığı için kendisine minik bir hediye takdim etmek istiyorum...umarım kabul eder ve begenir:)

england ve deniz feneri torba tip çantalar

diyecek birşey yok artık, en iyisi yüzsüze bağlamak...ee daha nasılsınız ,ben de iyiyim şükür.çocuklardı,evdi,okuldu, siparişlerdi derken vade dolduruyoruz işte...

hah bir de ayrı kaldıgımız günlerde (sen içerdeyken ben gibi oldu bu) sevgili Nergiz ile Türkiyenin en büyük internet gazetesi olan TürkHaberler'de yayınlanmak üzere keyifli bir söyleşi gerçekleştirdik.okumak isteyenler buradan buyrabilirler...

bir ingiliz, bir de deniz feneri temalı torba tip çantalarımız var bugün.aslında ben bu torba tip çantaları çoktaaan modifiye edip, görsel anlamda daha hoş, kullanım olarak da daha fonksiyonel hale getirdim ancak  paylaşılmak için sıra beklemeleri gerekli yeni tiplerin...

nihai olarak,Regaib kandilinizi tebrik ediyor,hayırlarla dolu bir gece geçirmemizi temenni ediyorum.

kalınız sağlıcakla.
bir not:Arzu Hanımcığımmm,sizden haber bekliyorum,cuma günü görüşelim:)

İstanbul temalı iki messenger çanta

aklımı beynimi zorluyorum iki kelam edebilmek için...ı ıhh!!!bugun paylaşabileceğim ilginç birşey oldu mu diye düşünüyorum..ı ıhh!!!çul çaput arasında hayatım mantar olmuş olmuş ya hu :)başka bir deyişle fena halde rutine bağladım ama garip bir şekilde asla sıkılmıyor bilakis eğleniyor hatta  vakit yetiştiremiyorum...

her iki İstanbul messenger çanta da haftasonunda tamamlandılar...biri taa Batman yolcusu,diğeri İstanbul'da kalıyor...

her ikisinin de ön ve arka cepleri  ayrıca üçer adette iç cepleri var.

london messenger

merhabaaa...bugün bahtımıza geçtiğimiz haftalarda diktiğim  london messenger  çanta çıktı.gerçekten renkler ve figürler itibarıyle çok sevdigim bir kumaş oldu bu da.hayır hayırrr ingiliz hayranı değilim...ancak dünyaca kabul görmüş , ülkelerin simgeleri haline gelmiş temalardan hoşlanıyorum .

oldukça teferruatlı bir çanta oldu bu .iki adet küçük yan cep,önce kısımda çift bölmeli cep,iç kısımda üç adet cep ,arkada cep var mıydı ???hatırlamıyorum:)

vaye butikten kareler -2

geçtiğimiz günlerde çanta teslimi için uğramıştım vaye butiğe.makinem de yanımda olunca bir kaç kare çekeyim istedim.nereden bilebilirdim ki çıkarken ardımda bir yağma manzarası bırakacağımı.peşimsıra hayır dualar okuyan bayan Vaye diye hitab ettiğim butiğin satış sorumlusu Gülsüm hanıma buradan bir kez daha sevgilerimi gönderiyorum.'ortalığı toparlamam saatler' aldı dedi sonraki telefon konuşmamızda:)sebep oldugum karmaşaya üç beş fotografa bakıpta aldanmayın ,gerçekten fena dağıttım:)

bu hafta gördüğünüz marine temalı eteklerle kombin olmak üzere clutch çantalar diktim.kırmızı gövdeli,zincir askılı filan.'sailing' adını verdim bu seriye.

ponpon detaylı, uçan balonlu etek ve pabuçları çok şirindiler.

bu kumaşa özellikle bayıldığımı söylemeliyim...çantasını dikmek için sabırsızlanıyorum.şayet temin edebilirsem kendi koleksiyonuma da katmak istiyorum.

şifon drapeler filan...farklı bir çalışma olmuş.

gravür İstanbul...şu ana dek beni en çok heyecanlandıran kumaşlardan biri...

antika arabalı kumaşa da fena halde aşık oldum.ilk fırsatta messenger kapağı yapmak için deliriyorum...ahhhh zaman...neden bu kadar azsın ki sen?

yine marine temalar...

bu clutch çantayı da üstteki etekle kombinledik..

bu da yine vaye butik için özel olarak diktiğim plaklı messenger çanta.fikir Şule hanımdan uygulama benden oldu...

bunlar da plak monte edilmeden çektiğim bir kaç kare...