17 Haziran 2009 Çarşamba

yorum yazmak isteyenlerin dikkatine...


ay bak içim doldu taştı yazmayı yazmayı.kelimenin tam manasıyla sürünüyorum.keşke sıksaymışım dişimi de 17 sene evvel sürüne mürüne bitirseymişim şu okulu.hiç değilse evladü iyalim de benimle birlikte perişan olmazdı)):zavallı oğlumun ''anne tatlı istiyoruuum'' diye bi yanaşması var yanıma .. içler acısı ...eğer karpuz sezonu açılmamış olsaydı halimizi düşünemiyorum.sokakta yanınızdan üst kısmı kırmızı alt tarafı yaşil bi mahluk geçerse şaşırmayın.bizim taifedendir)):

neyseki önümde şöyle böyle 15 adet sınav kaldı.an itibarıyle final sınavlarının sadece birinden berbat)) sonuç bekliyorum ama çevirdiğim 30 küsür sayfalık bir osmanlıca tiyatro eseri sayesinde geçebileceğim ondan.hergün en az çifter hatta Allah sizi inandırsın üçer dörder dersten sınava giriyorum.akıllara zarar bu durum karşısında hardiskimin hala çökmemiş olması bir mucize.ama kimi zaman adımı hatırlayamaz hale geldiğimi de itiraf etmeliyim)):
sınava ne kadar hazırlanmış olursam olayım o sınıfa girip o sıraya oturup o sınav kağıdını beklemek dişçi koltuğuna oturmaktan beter bir duygu.türlü okuyup üflemelerden sonra çevirip baktığım sınav kağıdı ilk anda bana o kadar yabancı ki..sonra sonra aşinalık oluşunca da ayrılmak istemiyoruz birbirimizden)):bugün osmanlıcada bi kaptırmışım ki hoca süreniz bitti dediginde arkama dönüp baktım koca anfide bi ben kalmışım ,resmen ürktüm ıssızlıktan )):

neyse iki sütlü bi sade olayına girmeden evvel bir ricam olacak,hani çelenk göndermek isteyenlerin thy hesabına bağışta bulunmaları olayı var yaa kendime uyarladım.şöyle ki;

yorum yazmak isteyenlerin hiç değilse bi kap çorba eşliğinde bizim sokağın başına kadar gelmeleri rica olunur))))):


hıh bak çantaları unuttum.arşivdenler efenim arşivden....biri almanyadan bir arkadaşın kızkardeşine hediye oldu ötekisi sevgili özgenin fotograf makinesine kılıf oldu...

3 Haziran 2009 Çarşamba

karıncayiyeniniz var mı?

höfff..yorgunluktan azcık yazayım .nalakaysa!!!zaten giderek hususi hayat bloguna dönüşüyorum farkındayım..sınav haftasının tam göbeğindeyim ama şimdiye dek geceli gündüzlü çalışmamın semeresini aldım şükür.arkalı önlü 3 sayfa döşediğim yeni türkten kırmızı elma ,yine arkalı önlü 2 sayfa döşediğim tiyatro tarihinden kırmızı elma ,cumhuriyet dönemi türk romanından benekli kırmızı elma, eski türkten de soluk benizli elma bekliyorum..an itibariyle çürük elmam yok))ama daha büssürü sınavım var!!

pempe  30 te le


bu arada geçen bahar olduğu gibi bu baharda evi karıncalar bastı.bense arkam önüm sağım solum kitap oynuyorum..oyun bitinceye kadar değil karınca , gergedanlar,timsahlar,aslanlar kaplanlar hatta filler bassa umrum değil !! ama ilk fırsatını bulduğumda....o zamana kadar evimden çıkmazlarsa geçen sene aldığım böcük zehirini üzerlerine boca etmeyi planlıyorum..şu hale bak sanki karıncaların net bağlantısı var da onları internet üzerinden tehdit ediyorum..cık cık cık!!!ama durunnn !!an itibariyle aklıma süper bi fikir geldi ;gidip keçeden meçeden karıncayiyen aplikesi yada oyuncağı filan yapsam mutfağa atsam!!ya da sizde canlısı varsa biriniz ödünç verebilir mi acaba??neden evleri karınca basar da karıncayiyen basmaz??? tmm tmm gidelim leyya)))

hııı çantaaa.. o geçen hafta içinde oluşan bişeydi ..ve ben onu diktiğimi bile unutmuştum bir evvelki postu yazarken..sevgili pinkprincesse gitti ..güle güle kullan canım.

30 Mayıs 2009 Cumartesi

vay gönül , ey vay gönül ...



Gül yüzünde göreli zülf-i semen-sây gönül

Kuru sevdada yiler bî-ser ü bî-pây gönül

Dimedüm mi sana dolaşma ana hay gönül

Vay gönül vay gönül vay gönül ey vay gönül

beni en çok alakadar eden üçüncü beyit aslında ama bütünlüğü bozmamak adına şiirin ilk dörlüğünü alıntıladım..geride daha 6 dörtlük daha var isterseniz bi dahakine onları da eklerim)

gırtlağıma kadar edebiyata gömüldüm.ama işin garip tarafı ben bu işi sevmeye başladım..

hani bi koltuk sefam vardı yaaa..işte ben öyle üçlü koltuğa gömülmüş bilimum tv programlarına laf yetiştirmeye çalışırken aslında sınavda kağıt yetiştirmeye çalışmalıymışım...meğer yanlış yönlendirme olmuş..meğer vize sınavlarına girecekmişim...rektörlük üşenmedi bizim için toplandı görüştü ve mazeret sınavı takvimi oluşturdu..takvim final sınavlarından bir hafta öncesini gösteriyor..buyurun buyurun siz de burdan yakın ateş filan lazımsa)))

bu durumda bana yapacak tek şey kaldı takdir edersiniz ki...kıtmir gibi ders çalışmak)(son cümlede geçen teşbih ya da intak olmadı mecaz sanatını bulunuz?))))

yukarıdaki resim nedir derseniz..hiiiç sadece bi avuntu))hani oturup dikemiyorum yaaa ,bari ilerde boş günlerimde üzerinde çalışmayı hayal ettiğim figürü konu mankeni yapayım dedimdi))

16 Mayıs 2009 Cumartesi

leyyadan

samanyolu

insanlık üstü diyemeyeceğim ama resmen insanlık dışı bir tempoda yaşıyorum son bir aydır.ne gecem belli ne gündüzüm,ne yediğim belli ne içtiğim,ne iyiyim ne kötü)) bu bir üniverste affı mı yoksa ceza mı anlayamıyorum.
derslerde hep önsıranın sağ başında oturuyorum çocuklar artık orda oturmamı o kadar kanıksadılar ki, her sınıfta o bölge bana ait gibi bişey oldu))hocaların ağzından çıkan tükrüğü bile kaçırmamaya çalışıyorum))dile kolay tam 17 tane dersten sınava gireceğim.
resimlerdeki çantalar son emeklerim ve sanırım bir kaç ay bu en büyük zevkimden fedakarlık etmek zorundayım.final sınavları bitinceye dek ...off offf!!!

africianss

bunu ve aşağıdaki japon kızlarını sevgili Aslı için diktim.bir aydan uzun sürdü bitirmek.sevgili Aslı benim yeteneklerimin sınırını zorlayan zevk sahibi ,ileri görüşlü (daha fikir aşamasında seçtigi kumaşlara bakıp ay bu çok karmaşık birşey olur dediğimde sen bitir bak görürsün!! demişti))ve çok şeker bir üniversite hocası.yok yok benim hocam değil )))


japoness

capon kızlarımız da yine ortak zevk ve tasarımımızla oluştu....dikerken hem bayıldım hem içlendim.bundan benim de olmalıydı))))

kalıplar ve ilk tasarım aşaması...bu arada gmailimde bir arkadaş benden kullandığım kalıpları istemişti.kalıpları tek tek yayınlamak yukarıdaki teferruatta görüyorsunuz ki an itibariyle benim için imkansız.yalnız çantaların bitmiş halleri flickr sayfamda mevcut.o resimleri büyütüp aydinger üzerine alarak ve aldıgınız resmin her bir parçasını makasla kesip ayırarak kalıp oluşturmak mümkün.aşağıdaki iki resim fikir vermek açısından faydalı olabilir.



bu da capon kızlara içten bir bakış ..hah haa manyetik çıtçıttan önce çekmişim resmi))
eklemedir uzun konak ekleme)):
bunca yoğunluk arasında bunları nasıl mı yapıyorum;günde yarım saatlik aralarda .ki eğer elimi kumaşlarıma dokundurmazsam sıyırmam işten bile değil))

1 Mayıs 2009 Cuma

çıldırtan kombinasyonlar

tanıştırayım; çiftliğimize dün gece katılan servinaz..henüz görev yeri belli olmadıgından muhtelif otlaklarda başıboş!!! dolaşıyor)

eşimle aramızda espri babında geçen ,ama aslında bal gibi iğneleme mevzusudur şu benim cebimdeki karadelik))hayatımın her döneminde cebimdeki son kuruşa kadar uğrunda harcamaktan çekinmedigim tutkularım olmuştur..bu yıllar evvel giyim kuşam tutkusuydu ,sonra pabuç merakı ,ki o hala sürmektedir..sonra yıllar boyu devam ettigim kurslar..yamalı bohça ( patchwork deyince lulu kızıyo)),bilimum el sanatları,kurdele nakışı (çok ipitadi olsa da) ,ebru,minyatür gibi geleneksel sanat kursları,son dönemde zoraki hortlayan okuma merakım,incik boncuk ilh meraklarım...ve tabii hangi birine el attıysam onun için gerekli ne kadar materyal varsa alıp eve dolduruşum olayın karadelik boyutunu oluşturuyor))


niye bu kadar girizgah? işte bunlar için;

çıldırtan kombinasyonlar...

eski yeni kombinlerim...

ben bir yeşil hastasıyım..
çok yakıştınız çook ..
silik soluk olduguna bakmayın..gece çekimi +yorgunluk ))

özellikle bu ikiliyi çok sevdim.

hadi biraz daha yakından inceleyelim)

toplu halde yeni kumaş hatırası )


biraz da matruşka)