18 Ekim 2010 Pazartesi

read me:)

 ithal kumaşların sonuncusu bu.en çok bunu sevdim, o yüzden de metrelerce aldım.onunla daha uzun süre zevkle çalışacağımdan eminim:)hatta patch work tasarımlarında da kullanmayı düşünüyorum.
 desenler dağınık olunca farklı kombinasyonlar üretme şansım oluyor haliyle:)e bu da ayrı bir keyif doğrusu..

 işte versiyonların bir diğeri...
cancan oğlum hızla iyileşiyor.şifa dilekleriniz için hepinize sonsuz teşekkürler ediyorum.

16 Ekim 2010 Cumartesi

l was in paris


sıradaki güzellik 'l was in paris'... bundan da 5 adet muhtelif boyutlarda diktim.çok tarz oldular çokkk:))



 kumaşın desenleri dağınık olunca her bir model diğerinden az biraz farklı oldu bittabii...

hergüne bir post demiştim ama olmadı. benim balküpüm zona hastalığına yakalandı.bir kaç gündür doktor ,ilaç eh bol bol da poh poh:))malum zona tamamen stres kaynaklı bir hastalık.şeker tanemin duygusal bir yapısı oldugunu biliyordum ama olaylardan bu kadar etkilendiğini tahmin edemezdim.çok sevdiği öğretmeni bu yıl emekliye ayrıldı.öğretmenimi istiyorum diye mırın kırın ediyordu ama konuşarak onu ikna ettiğimi sanmıştım...kimbilir daha başka neleri kurdu durdu o güzel kafasında...çabuk iyileş tatlı patatesim:)

13 Ekim 2010 Çarşamba

ı was in london

  bahsettiğim ispanyadan ithal kumaşların ilki  'l was in london'...
sırada 'l was in paris' var. bir de bir evvelki postta taslak halinde gördüğünüz gazete baskılı olanı.bu kumaşlara birservet ödediğimi demiştim değil mi:))ama değdi bence.çok zevkle kestim diktim..bir de opsiyonel uzun sap ekledim istenirse çapraz asılabilsin deyü:))ama henüz resimlemedim.muhtelif boyutlarda altı tane diktim.soonracıma bi tane de sırt çantası diktimmmm  aynı kumaştan.ilerleyen zamanlarda burada olacak o da.


bir adet iç görünüm

bu da yüzükoyun yatarken:))

12 Ekim 2010 Salı

hergüne bir post!!! (şimdilik:))


 eveeet dediğim gibi hergüne bi post..ama öncelikle içten ve sıcacık karşılama mesajlarınız için herbirinize teşekkürler ediyorum.zaman buldukça hepinizi ziyaret edip teşekkürümün ayrıntılı dökümünü bırakacağım sayfalarınızın yorum kısmına:)maalesef okul hala vaktimin büyük çoğunluğunu alıp götürüyor.bu dönemden sonra staj ve bir kaç ders kalacak, umuyorum ki önümüzdeki bahar  dönemini de atlatınca tam 40 yaşında çiçeği burnunda bir Türk Dili ve Edebiyatı öğretmeni olacağım:))yazılarımı takip edenler bilirler her dönem kabuslarımı süsleyen bir ders olur,bu dönem de gelenek bozulmadı:)bu kez formasyon derslerinden ölçme değerlendirmeyle başım dertte...höfff:))


öğrenciler yerine kumaşlarımı ölçüp biçip kendimi rahatlatmayı tercih ederim,eminim bu tarz ölçmelere ve değerlendirmelere maruz kalan öğrenciler de benim gibi düşünürler:)


 eccükte çantamıza gelelim:)resimdekini diker dikmez taktım koluma,ebatları büyük olduğu için özellikle okulda çok işime yaradı .tüm ıvırımı zıvırımı rahatlıkla doldurdum içine hatta yer bile kaldı:))
modele henüz bir isim düşünmedim...


bu da en yakın plan görünüşü olsuuunnn:)


bunlar da aynı modelden kesilmiş tamamlanmayı bekleyen çantalar...

bu arada yazlığa gitmeden evvel sevgili bydnz ile tanıştık bizzzz...onu atölyemde ağırladım, üstelik her baktığımda 'ahh! bunlardan ben de olsa' dediğim sevimli yurtdışı kökenli kumaşlarıyla birlikte:)sağolsun onlardan benim asla kıyamayacağım kadarını hediye olarak almış gelmiş:)sohbetimize bakılırsa sanki yıllardır tanışıyor gibiydik...seni tanıdıgıma çook sevindim denizcim..ilk fırsatta denizin hediye ettiği kumaşların da en azından resimlerini göstereceğim size.
şimdilik bu kadarrr...bu isli puslu havada kalkıp okula gitmek öyle zor geliyor ki...

11 Ekim 2010 Pazartesi

merhaba

yılan hikayesine döndü şu bağlantı meselesi....hemde öyle böyle değil anakonda boyutunda:))neyse artık bloğuma kavuştum şükürler olsun. patlayana kadar hergün biriken projelerimi yayınlayabilirimm:))ilki yine bir mutfak aksesuarı;

resimdeki çanta yine ekmek torbası olarak  yaz başında  sevgili zikriye için tasarlanmıştı, o da Almanyadaki ablasına hediye etti ..böylece çantamız teee alamanyalara gitti:))