30 Eylül 2011 Cuma

fiyonk butik


geçtiğimiz günlerde facebook aracılığıyla bir mesaj aldım...mesajı gönderen sevgili Şule Hanım uzun zamandır izini takibettigim, fakat kendisine bir türlü ulaşamadığım  bayandı.tesadüf  o ki biz aynı kumaşlarla çalışıp ,kumaşlarımızı aynı yerlerden temin ediyor ,fakat bür türlü karşılaşamıyorduk..mağaza sahipleri benim de kullandığım ithal  kumaşlardan çeşitli modellerde etekler tasarlayıp butiginde  satışa sunduğundan bahsettikçe ben meraktan kıvranıyordum:) en nihayet bir blogger arkadaşın yazısında izini bulup facebook aracılığıyla kendisine ''gelin tanış olalım'' mesajı gönderdim..kırmadı sağolsun,  kabul etmekten öte bir de ''görüşelim'' mesajı gönderdi...geçtiğimiz pazartesi günü sevinerek sahibi olduğu Vaye Butik'te ziyaret ettim kendisini...beklediğimden çok daha sıcak, çok daha içten karşıladı beni...hani bilirsiniz, bazen yeni bir insanla tanıştığınız vakit o yeniliği, o acemiliği hiç hissetmezsiniz ya, işte öyle oldum:)sanırım pek çok ortak yönümüzün var olması bize bu hoşluğu yaşatan...



neyse...biz tanıştık..biz konuştuk...ve biz anlaştık...leyya çantalarından bazılarının artık Vaye Butik çatısı altında satışa sunulması kararına vardık...buradan bir kez daha ürünlerime gösterdiği ilgiden dolayı kendisine teşekkür ediyorum...


şimdiiii gelelim resimlere...bu resimler şule hanımın işlettiği bir başka butiğe, Fiyonk Butiğe ait...görüşmemiz sırasında kısa bir süreliğine de olsa  Fiyonk Butiğe'de uğradık...burada daha çok gecelik,sabahlık, hediyelik ithal kutular, sabun, akseuar, lizozler , islemeli camasir torbalari vs gibi ürünler mevcut...

resimlerde de görüleceği üzere büyüleyici bir ortam.her bir obje başında durulup dakikalarca incelenesi...ben vakit azlığından derhal makineme sarıldım:)gördükleriniz ve görecekleriniz ancak uzun elemeler sonunda seçilmiş resimler...kalanlara içim gitti desem:)belki ara ara onları da yayınlama fırsatım olur...


bundan sonrasında sizi bu güzel resimlerle başbaşa bırakıyorum...doğrusu herbiri için hissettiklerimi anlatmaya çalışmak pek zor olacak benim için:)






Fiyonk Butiğe facebook sayfasından ulaşmanız mümkün..''yok face bana yetmez!!!ben gidip dünya gözüyle bu ürünleri görmek isterim!!''  derseniz de buyrun adres:

Ethem Efendi Cad. Hatboyu Sk. No:18 Erenkoy, Jade caprazi Istanbul, Turkey 
tel: 0216 385 71 24
yarın da Vaye Butik resimleriyle görüşmek üzere...

28 Eylül 2011 Çarşamba

read clutch yeniden...


read clutch sevgili pelin için yeniden dikildi...bu arada pelincim bir leyya bags koleksiyoneri olma yolunda kararlıklıkla ilerliyor...tanıştığımızdan bu yana onun için kaç tane çanta diktim,ben de hatırlamıyorum:)bloğumu izlediğini bildiğimdan o'na buradan bir kez daha teşekkürlerimi gönderiyorum çantalarıma gösterdiği ilgiden dolayı.


evvelce diktiğim read clutch'ı görmek isterseniz tık tık



pelin read clutch'a bir de zincir sap eklememi rica etmişti...seçenekler arasından antik bronz zinciri tercih etti.ben de uyguladım...


dünki faaliyet raporumu da verdikten sonra günlük işlerime dönebilirim artık.

birazdan  garnitürlü (patates-havuz-bezelye),dereotlu, enginar salatamı hazırlayacağım...ardından sevgili hamidemiz için uğurlama toplantısı gerçekleştireceğiz bir grup arkadaşla birlikte...hamide fit görünümünü korumak adına çoğu zaman diyette olduğundan, onun için hepimiz sevdiği diyet yiyeceklerden oluşan bir sofra hazırlama gayretindeyiz:)son zamanlarda sık görüşemesekte candan bir dostu uzaklara göndermenin garip,sancılı hissiyatı içerisindeyim...umarım herşey istediği gibi olur...

kalınız sağlıcakla...

26 Eylül 2011 Pazartesi

vintage burberryler(immm:)


kumaşı görür görmez vuruldum..ancak bir sorun vardı, kumaş jarse, üzerinde de sedefimsi baskılar var.:)olur mu olmaz mı derken aldım gittim...en kötü ihtimalle fistan diktiririm diye düşündüm.eve geldim ya ,bakıp bakıp, arada da mıncıklayıp duruyorum:)en nihayet bir deneme sürüşü yapmak için cesaretimi toplayıp oturdum makinemin başına.ayhhh!!!iyiki de oturmuşum..neden sonra kalktıgımda elimde bir clutch, bir de hobo çanta vardı:) ne ara kestim, ne ara diktim, inanın bilemiyorum...hani esnekmiş,üzerinde sedefimsi baskılar varmış...deforme olabilirmiş..miş miş miş...hepsi yersiz birer endişeymiş...öyle zevkle diktim ki ,ben bilirim...esnemeye karşı ne yaptım?üst spor dikişleri üst kısımdan değil de astar kısmından(yani tersten) geçtim böylece kumaş esneyemedi:)



sedefimsi baskılar kimi zaman resimde parlamaya neden oldu...ne yapayım:)




ben de flaşsız çekim denedim...üstteki gibi...



gül iliştirdim...fenama gelmedi...



destek malzemesinde de modifikasyona gittim:)artık leyya çantaları daha bir hacimli...daha bir destekli...


neymiş efendim...''malzememiz ne olursa olsun yeter ki niyetimiz çanta dikmek olsun''muş...

bugün bu dönemin ilk ve tek dersine de girdim..eğitim yönetimi.öğğğkkk:) öğretmen oldum da okul müdürlüğü kusur kaldı :))

bugünlükte bu kadarrr.kalınız sağlıcakla.

23 Eylül 2011 Cuma

matruşka hobo çanta


eveeet muradıma erdim en nihayet:)kumaşı keşfetmeme aracılık eden sevgili nilgün'ü bir kez daha sevgiyle anıyorum...


izleyenler bilirler , gerek aplike yöntemiyle  gerekse oyuncak  olarak her aklıma düştüğünde denedigim bir figürdür matruşka.ne yazık ki yakın zaman dek bizde bu tarz temalı bir kumaş bulmak hayal gibiydi...pek çoğunuz gibi onları ancak ecnebi bloglarda görüp özentiyle bakmak düşüyordu benim de hesabıma:)bir kaç cesur arkadaş etsy aracılığıyla filan getirttiler, ancak bu mutlu azınlığın sayısı da bir elin parmaklarını geçmedi.malum enternasyonal alışveriş demek risk demek,beklemek demek, hatta kimi zaman üzüntü ve muz kabuğu demek:)

herneyse uzatmayayım.diyeceğim o ki artık bizim de matruşka kumaşımız var.yerli üretim...küçükçalık firmasının premier markasıyla ürettiği koleksiyonun bir parçası.hem kendi satış mağazalarında, hem de pek çok kumaşçıda rahatlıkla bulmak mümkün.ne diyelim..teşekkürler premier...ama öyle gitti bitti olmasın!!!daha bunun anne-yavru şeklinde sıralanmış versiyonlarını da yapın,farklı renklerde ve desenlerde olanlarını da yapın, sonraaa baykuş figürlü kumaşlar yapın...


bu da ilk heves diktigim matruşka hobo çanta.diğerleri gibi büyük hacimli,gündelik kullanıma uygun bi çanta oldu.detaylar pasajda

şimdi gidip mezgitleri ayıklamalıyım...kızartmalıyım...ardından gidip çocukları okuldan almalıyım...hah demedim di mi bir yıl aradan sonra servis anneliği rolüme geri döndüm.hatta rol gereği bu sabah o yoğun trafikte üstüme çıkmaya çalışan yabancı plakalı bir araç sahibiyle ilk kavgamı da gerçekleştirdim...özlemişim beaaahhh:))))

22 Eylül 2011 Perşembe

gitarcı çöp kız



sevgili esra için diktiğim elektro gitarlı çöp kız çantası ...hikayesini  bir kaç gün evvel  yazmıştım



bir bukle detay...:))şimdi farkettim.gitarın sapını unutmuşum:)


mavi puantiyeli clutchın zinciri de eklendi ...sonra matruşka temalı kumaştan bir adet hobo çanta dikildi bugün:)o da yarınki postun konusu olsun...

20 Eylül 2011 Salı

matruşkalar aşına!!!!



görmüş olduğunuz matruşka kumaş vesilesiyle bugün tam da matruşka temasına uygun düşecek şekilde güzellikler içinde güzellikler yaşadım:)


önce dün matruşka kumaşını bloğunda görüp  derhal iletişime geçtigim sevgili nilgünle bugün için hemencik bir buluşma ayarladık:)sağolsun kırmadı beni kadıköy'e kadar geldi...ben sabırsız,bir yandan  buluşma saatini bekleyip, bir yandan da  bildigim kumaşçıları gezinirken buluverdim zaten matruşkaları. o nedenle bize ancak oturup çay ve muhteşem boğaz manzarası eşliğinde sohbet etmek kaldı.aslında manzarayı tam da kalkarken farkettim,konuşmaktan saga sola bakmak ne mümkün:))paylaşıp konuşacak o kadar çok şey vardı ki...oysa biz birbirimizi sadece bloglarımız aracılığıyla tanıyorduk,şahsi bir tanışmamız olmamıştı evvelce.al sana bloggerı sevmek için bir neden:)

üsttekiler sevgili nilgün'ün benim hazırladıgı hediye paketinden çıktılar.mis kokulu ve dekupajlı,süslü sabunlar ve otantik çoraplar.işin ilginç yanı daha evvel sevgili ayçanın gönderdigi hediye paketinden de , sevgili denizin getirdigi hediye paketinde de doğal sabunlar çıkmıştı.daha ilginç yanı ise benim hiç bahsetmedigim bir sabun koleksiyonumun olması...evet, ben bir sabun toplayıcısıyım:))






baykuş yüzükler de bugünün bana kattığı güzelliklerden...epey zaman olmuştu kadıköy çarşısını gezmeyeli.yaklaşık iki saat boyunca özledigim sokaklarda,özellikle caferağa civarındaki bijuteri dükkanlarında oyalandım durdum...yüzükler o civardaki bir dükkandan ama adını maalesef hatırlamıyorum.üçlü olanı 7.5 , tekli olanı ise 5 kaime.bana pek ucuz geldi,bilmem siz ne düşünürsünüz?bu arada üçlü baykuş yüzük pek enteresan geldi bana.arkasında birbirine yapışık iki adet  halkası var dilediginiz iki parmağınıza birden geçiriyorsunuz,çok hoş duruyor.


aslında çok zamandır görüp hoşlandığım seramik kaftan kolye uçlarından filan da almak istedim ama köküne kıran girmişcesine bir tane bile bulamadım...yerine gümüş kaplama metal bir kaftan aldım, bir de kırmızı ipek kumaş ...bilmem aktık ne vakit ikisini buluşturup boynuma geçiririm:)


eveeet bugün de böyle geçti ,bitti,gittiiii...güzeldi beaah:)

19 Eylül 2011 Pazartesi

nihayet miss turkey...


bilmem hatırlayanınız var mıdır, bundan 6 yıl evvel başlayan blogculuk geçmişimin çıkış noktası geleneksel sanatlarımızdan ebru ile olmuştu.boy boy ebrularımı yayınlamıştım ilk olarak...sonra yemek tarifleri girdi işin içine ardından münyatürlerimi paylaştım bir süre..çantalarım da hemen hep vardı:)geçen sürede geleneksel sanatlara olan ilgim hiç azalmadı ama onlara ayırdıgım süre için aynı şeyi söyleyemeyeceğim maalesef.bu günlerde müthiş bir tekne açma isteği  depreşti bende.ilk fırsatta teknemi açıp  bir iki gün bol bol ebru yapmak istiyorum.zaten kitre de şu havada en  fazla iki gün dayanabilir.
işteee ben bu özlem içerisindeyken geçtigimiz gecelerden birinde hep aklımın bir köşesinde varolan  bir çalışmanın da ilk adımını attım nihayet..gördüğünüz hanım kızımız genellikle minyatür çerçevelerinde rastlaştığınız rakkaselerden biri.daha çook eksiği var elbet .başlığı,saçları, kemeri ,pabuçları ilh...aslına bakılırsa onu sadece çıkarttığım kalıbı denemek için kesip doğradım .istediğim sonuca ulaştıgım için de yayınladım..(bu arada aydingerim bitti, gittim mutfaktaki fırın kağıtlarına dadandım:)sanırım pek çok versiyonuyla resimlenmiş bir çok leyya çantası göreceksiniz ilerleyen zamanlarda..

son olarak,bugün başlayan yeni eğitim öğretim yılımız hayırlı olsun diyor,hepinize sevgilerimi gönderiyorum...

18 Eylül 2011 Pazar

hallere devam:) baykuş soyutlaması


hal eklerine gösterdiğiniz ilgi beni pek bi gaza getirdi:)dağıttım kendimi dün gece.bekleyen sipariş sahipleri beni bağışlasınlar ne olur...kumaşlarla keçelerle oynamayı o kadar özlemişim ki, kes doğra doyamadım bir türlü.yine yeni bir yapılacaklar dosyası hazırladım kendime...sıra sıra paylaşacağım sizlerle inşllh..

hıh bir de ilgililerine bir kitap önerisinde bulunmak isterim.Hasan Latif Sarıyüce'den ''Evime Dönüyorum''.yıllar evvel oğlum 3-4 yaşlarındayken ona okudugum ve 11 yaşına geldigi şu günlerde bu kez birlikte okuyup bitirdiğimiz kitap.bir yolculuk esnasında evinden çoook uzaklarda kaybolan bir kedinin 4 ay zarfında evine dönüş macerasını konu alıyor.bu süreçte sergilediği cesaret,fedakarlık ve sabır çocuklar üzerinde oldukça etkili olacak türden.ayrıca Anadolu kültürü ve coğrafyası hakkında da gayet doyurucu bilgiler kazanmış olacaklar.biz ikinci kez çok güzel duygularla kapattık kitabımızın kapağını...sizin de aynı duygularla kapatacağınızdan eminim.

hepinize iyi pazarlar diliyor ve siparişlerimi yetiştirebilmek için atölyeme ışınlanıyorum..

17 Eylül 2011 Cumartesi

yalın haller...


süpersonik güzel bir çalışmanın yalın hali...


veee -e hali:))

gelecek hallerde görüşmek üzere...

16 Eylül 2011 Cuma

elektro gitarlı çöp kız


geçenlerde (epeyce geçenlerde:)bir mail aldım... flickr sayfamdan alınma bir kaç çanta modeli vardı ekinde, işte bunlardan birini istiyorum diyordu sevgili esra...resimlere bakınca hem şaşırdım hem de mutlu oldum.ikisi neredeyse benim bile diktiğimi unuttuğum ürünlerdi.bu arada uzun zamandır kullanmadığım bir de flickr hesabım oldugunu da hatırladım :)

en nihayet giratcı çöp kız modelinde karar kıldı esra..ben de sıvadım kolları...bu arada biz mailleşmeye devam ediyoruz... yavaş yavaş neyi farkettik biliyor musunuz?önce aynı okulda okuduğumuzu ..ee daha ... bölümlerimizin aynı koridorda olduğunu...ee daha daha...bu dönem aynı hocadan aynı eğitim dersini alacağımızı:))))tevafukun bu kadarı....



bunları da geçende uğradığım bi kumaşçıda gördüm ..bücür fırat gibi'' bişi yaparım ben bunla kiii!!!''deyip aldım geldim ama  akabinde de  derde kaldım iyi mi!!!napsam ben bunlarla kiii:)

hahhhhh bir de önemli bir sorunum var aslındaaa...kimi arkadaşların( ki onlar yorum kutucugunu alttan katışıklı mıdır ne, o türden kullananlardır) sayfalarına yorum yazamıyorum!!!blogger hesabımın onların sayfasına erişimi yokmuş  muş...şimdiye kadar nasıl erişiyordum bilemiyorum ama hernasılsa artık erişemiyorum...var mı nedenini açıklayabilecek kimseler..

şimdilik budur...yarın görüşmek ümidiyle...

zevkli bir söyleşi ve yine polka...



bu hafta sevgili zümrüt'ün yönetimindeki yiyorum büyüyorum sayfasına konuk oldum.son derece özenle seçilmiş sorularına, mümkün olduğunca içten ve yine aynı özenle cevaplar vermeye çalıştım.hani zaman zaman sizlerden mailler alıyorum ya ''leyya, seninle iletişime geçmek istedim, zira seni daha yakından tanımak istiyorum'' ya da ''leyya, pozitif  tavırların ve samimiyetin sanki bitişik komşumuzmuşsun gibi hissettiriyor'' mealinde şeyler yazıyorsunuz ya...işte bu söyleşi sanırım bloğuma komşu kapısı nazarıyla bakan okurlarımı pek tatmin edecek bir söyleşi oldu...açıkcası ben de okurken pek keyif aldım:)haydi siz de okuyun...

hıh bir de rica; lütfen hazır okumuşken anasayfaya da uğrayıp sevgili zümrüt'ün son derece titizlikle ve  özveriyle hazırladığı yiyorum büyüyorum sayfasını beğenin , abone olun .hiçbir maddi kaygı taşımayan,her yönüyle sağlıklı çocuklar yetiştirmek isteyen annelere destek vermek amacıyla kurulan bu seçkin site sanırım bu kadarcık desteğinizi hakediyor...öyle ya kopyala yapıştır yöntemiyle herkesler uzman olup siteler kurarken ,sevgili zümrüt kendisi gibi özveriyle sayfasına destek veren alanında gerçekten uzmanve idealist psikologlarla,diyetisyenlerle,pedagoglarla birlikte çalışıyor... aynı zamanda başarılı bir işkadını olan sevgili zümrüt'ü toplumsal duyarlılığı için buradan bir kez daha tebrik etmek istiyorum...



gelelim günün çantasınaaa...bu tarz bir model denemek ne vakittir aklımdaydı..ancak malzeme sıkıntısı nedeniyle erteleyip durdum.en nihayet bir tuhafiyede şu metal klipse rastlayıp deneme maksatlı bir tane alınca  engelim kalmamış oldu...ilk deneme için oldukça başarılı gördüm kendimi ne yalan söyleyeyim.eh bir de metal zincir ister bu şimdi , ki o da mevcuttur çatı katında..sanırım 110 cm  uzunluğunda  metalik zincir pek yakışacak ...hadi leyya gidip takalım şunu:)



acaba hangi güzel bayanın omzunu şenlendirecek bu çanta çok merak ediyorum doğrusu...

13 Eylül 2011 Salı

biz Gökçeada'ya gittik...


bayram tatiline minik bir tatil daha ekledik ve biz Gökçeada'ya gittikkkk:)

   konaklamak için Uğurlu köyünü tercih ettik .genel anlamda konaklama imkanları oldukça mütevazi olmasına rağmen, denizi muhteşemdi...zaten günün büyük bölümü deniz kenarında geçeceği için kim ne yapsın evi barkı dedik ve tuttuk bir taze gelinin evceğizini...Allah için yepyeni ve tertemizdi herbişeysi.

   yalnız köy ile kumsal arası yaklaşık 500 metre var.insanlar çoğunlukla deniz kenarına arabalarıyla inmeyi tercih ediyorlar...oysa biz yürümeyi tercih ettik.iki sağlam nedenimiz vardı bunun için, ilki ''sizi o kumlu patilerle arabaya sokmam''diyen  eşim, ikincisi belfıtıgı ameliyatı sonrasında edinmiş bulunduğum yağ kitlelerim.şaka maka bayağı bi tombik havası çöktü üzerime:)özellikle çocuklar  pek rahatsızlar bu durumdan.eskisi gibi atletik bir anne istiyorlar.başladım yürümeye, du bakalım:)


bu yaz hamam böceği miydi, agustos böceği mi!!!neyse işte  onun gibi çalıp söyleyip durdum:)şimdi hazırlamak istediğim bir seri için çalışma vaktidir.bu arada iki tane de eğitim dersine devam etmem gerekiyor okulun bitmesi için.hayırlısı Allahtan..
hepinize çok selam...