24 Aralık 2010 Cuma

cadı leyya!!!


önceki doktorun verdiği ilaçların midemi bulandırıp ağrıtmaktan başka bi ekisi kalmadı maalesef.son iki gündür  alın götürün beni kesssinler biçsinler!!!n'olacaksa olsun!!! yeter ki şu acım dinsin diye ciyaklayıp duruyordum.ameliyat fikrine kesinlikle karşı olan sevgili eşim bu gün beni başka bi hastaneye,başka bi doktora götürdü...orda da rahat durmadım:)topal eşek gibi danışmanın önünde dolanıp  herkesin başının etini yidim.bu kez gittiğimiz doktor bir ortopedist...tesadüf adamı da içerde alçı yaparken gördü mü..başladım bik bik ötmeye..bu herif kırıkçı çıkıkçı ne anlar benim derdimden...bak iki saattir bekliyoruz içeri alan yok..benim bu gün semayla randevum var ,geç kalıyorum çabuk al beni götür!!!ben burasını hiç sevmedim!!!(bunlar eşime)..ne kadar sürer bu alçı işi???nasıl bilmezsin!! sen doktorun yardımcısı değil misin?ne biçim asistansın!!!(bu doktorun yardımcısına)hemşireee ayakta duramıyorum beni uzanabileceğim bi yere götür...nası yani nası boş yatak olmaz acilde???benim uzanmam lazım oturamıyorum da zaten!!!ne biçimsiniz siz beaaa!!!(bunlar acil hemşiresine)benim adım hiç mustafaya benziyor mu???hösstttt!!!(bu da adımı  mustafa ...... diye  kaydeden danışma görevlisine:))

yani anlayacağınız yukardaki cadı beni görse iptal olurdu o derece:))demek ki neymiş; acı çekerken ben ben olmaktan çıkıyormuşum:))

neyse en nihayet doktorun odasına girdik...adam profesör...bizim komşunun taviyesiyle gitmişiz meğer:)MRlarımı inceledi...muayene etti...iki iğne bi ağrıkesici verdi...biraz da nasihat ;
2 kilodan fazla yük yok
hiç eğilmeyeceksin.çömeleceksin(sen pabuca değil pabuç sana gelecek:)
yana dönmeyeceksin
arabada kasislere dikkat (sanki arabam kalmışta:)
daima dik duracaksın
bol bol istirahat(tabi iki hafta sonra nenemin finalleri başıyor:)
ameliyata gerek yok!!!(buyur burdan yak!!!)

14 yorum:

Sittirella dedi ki...

Huysuz :)
Yapmışsın yapacağını yine haha :)
Hadi geçmiş olsun, ameliyattan yırttın bak, hakkaten buyur burdan yak :)

ÖRGÜÇANTAM-Hatice yazıcı dedi ki...

canım benim yaa . sen böyle yazdıkça kendi çektiklerim geliyor aklıma.
sanırım bir süre tam ortapedik yatakta istirahat denecek uzun bir süre vucudu dinlenmeye alacaksın
aman çok dikkat et, kıyamam acil şifalar

Nilgün Torunoğlu dedi ki...

Biraz söz dinle Leyya doktorun biri beni ameliyat masasından aldı.Söyledikleri hep aynıydı.Dümdüz yat,ağır kaldırma,ayakkabılarını oturarak giy,baston yutmış gibi otur vs...Geçecek gececek...Sabahları eşim giydirmeden giderse akşama kadr gecelikle kalıyordum ben,o kadar yani :(

Nedret dedi ki...

Ama sen de söylenenleri yap be kızım. Şöyle ağrımayan bir pozisyon bulup yat. Eşin de ev hanımlığı yapsın. Dinlendir biraz kendini. Yattığın yerde okunarak çalışılacak derslerini çalış. İyileşemezsen yapmak istediklerinin hepsi yatar. Tut kendini birkaç gün, dinlen. Sevgiler.

Asahhara dedi ki...

Canımmmmm tez zamanda iyileşmen dileğimle. Mustafa'ya koptum özellikle :D nasıl seni benzetti bilemedim bendeeeeeeeee :)

*kelebekana*-* dedi ki...

geçmiş olsun tatlı cadı..

nurtenbegendi.blogspot.com dedi ki...

:))
Ben eczacıyım. Meslek hayatımın önemli bir kısmı hastanede geçti. Bir ara eczane açıp 6 sene hastaneden uzak kaldım. O sırada dedemin parkinson ilaçlarını senelerdir alıştığımız üzere ben yazdırmaya devam ediyordum. Ama her seferinde sanki biri, beni, bana rağmen, kolumdan tutup hastane eczanesine geri sokacak ve ilelebet hastanede kalacakmışım hissine kapılırdım (bakınız eski SSK hastaneleri). Neyse 9 sene sonra tekrar hastaneye dönüş yaptım çalışmak için. Bu sırada annemin bel ağrıları artık dayanılmaz boyutlara ulaştı. Araştırdık, doktora da sorduk, damdan düşene de, sonunda bir doktora güvenerek ameliyat ettirdik. Aslında annemin bel fıtığı o kadar çok değilmiş ama beldeki kireçlenme sinirlere ani basılar yaptığı için o denli ani ızdırapları oluyormuş. Ameliyatın ertesi günü müydü, o akşam mıydı ne, yürüttüler. Ağrılar da azaldı. Ama biz sağlıkçıların sağlıkla ilgili bir kötü şansı vardır. Kimseye birşey olmaz, sağlıkçının işi mutlaka ters gider. Annemin de ameliyat sonrası ağrıları arttı. Birkaç ay arayla 2 mr daha çekildi. Ancak bu mrlarda ameliyat yerindeki enfeksiyonu göremediler. Göremeyen ve röntgen uzmanıyım diyen dr a mı delleneyim, daha sonra, aslında ilgilense kendi dr. unun da anlayabileceğini öğrendiğimiz, beyin cerrahıyım diyen kasaba mı küfredeyim bilmiyorum. Adam bir de annemi, "çok güzel iş çıkarmışım, kendin daha iyi biliyorsan mr ını kendin oku da tedavi et" diye çıkışmış. Kaldı ki, ben asla meslektaşlık hikayesinin arkasına sığınmadım. Sokaktan herhangi bir insan ameliyat için ne yapıyorsa onu yaptık. 2 defa ameliyat öncesi, 1 defa sonrasında muayenehanesinde paralı muayene olduk, ameliyattan sonra bıçak parasını verdik. Üstelik tüm bunları bir devlet hastanesinde, devletin ameliyathanesini ve malzemesini kullanarak ameliyatı gerçekleştiren bir dr a verdik. Tirübünlerin sağlık bakanı, bıçak parası yok diyedursun. Biz parasında değiliz. Sadece özel hastaneye ticari düşünüyorlar diye gitmedik. Hani gerekmediği halde para için müdahaleler yapılmasın diye. Zaten dr a ödediklerimizle özel fiyatına yaklaşacağımızı biliyorduk. Ama adamın ameliyattan sonra yüzümüze bakmayacağını hesaba katmamıştık. Neyse, annem de hayata küstü. Yaklaşık 8 ay sonra biz durumun kötülüğünü fark edip, kardeşim onu Ankara'da Hacettepenin profuna götürünce çok zor günler başladı. 1,5 ay hastaneden çıkmadan yatarak, günde 6 adet antibiyotik tedavisi almak zorunda kaldı. Bunun için geçici katater takıldı. Çıkışta da 1,5 ay evde ağızdan antibiyotik tedavisi devam etti. Bu arada depresyon ve bağlantılı olarak egzama tedavileri de duruma ilave oldu.
Şimdi bunları yaşamaya ne gerek vardı? Hadi ameliyatta enfeksyon kaptı hasta, olabilir. Hadi emarda da göremedin, bunu da kabul ediyorum. Kadıncağaza neden kötü davranıyorsun? Bari başka bir doktora, mesela bir ortopediste havale et. Belki senin göremediğini o görür. Bir enfeksyoncuya havale et, ameliyat bu boru mu?
Şimdi fazla yürüyemiyor, ağrılar çok kötü değil ama var. Belindeki enfeksyonun artık tedavilerden sonra, steril abse olduğu kabul ediliyor. Oranın kanlanması az olduğu için absenin alevlenmesi de iyileşmesi de zor olurmuş.
Demem o ki, allah yardımcın olsun. Ola ki, ameliyattan sonra (eğer olursan tabi) ağrılarını hafife alma. Asla kırılma, gerekiyorsa o kerameti kendinden menkul adamı ya da kadını sen kır. Bir doktorla kalma. Hele hele tvlerde çok ünlü olmuş doktorlara fazla bel bağlama. Bir dostumuz kardeşi de, astronomik rakamlarla bunlardan birine ameliyat olmuş, sonra program program gezen hocayı bulup ameliyat sonrasındaki ağrılarının izahını bir türlü yaptıramamış:)
Yeniden ve tüm samimiyetimle geçmişler olsun diyorum. Dilerim ameliyata falan gerek kalmadan toparlarsın. Bir de fizik tedavi öneren olmadı mı, olduysa fizik deyip geçmemeni öneririm.

NEFİSE dedi ki...

Canımcım..geçmiş olsun Allah şifa versin..

Driftwood art dedi ki...

çalışmalarınız süper güzel...

sevil dedi ki...

Maalesef ülkemizde tek doktorla olmuyor;birinin dediğini öbürü kabul etmiyor.Boşu boşuna mı takılacaktı o kemik yani?İnşallah bu sefer doğru yol olur da ızdıraplardan kurtulursun.

serpil dedi ki...

Çooook geçmiş olsun , güzel haber bu ameliyat gerekmediği meselesi :)
Ben 10 yıldır fıtık hastasıyım. Bir tane idi, sonraki zamanlardaki dikkatsizliklerim yüzünden ikiye çıktı(hatta buna ilave kuyruk sokumum da kırık:) Neyse, 10 yıldır aynen o doktorun dediği gibi eğilmiyorum, yatarken dikkat, kalkarken dikkat..hep dizden kırarak otur kalk vs.. sonuç: dişini fırçalarken bile prenses gibi davranan bir hatun :))) Sevgili leyya, şöyle düşünelim diyorum: Biz bel fıtığı olanlar, önceki hayatlarında kraliçe yahut prensesmişiz. Bu hayata geldiğimizde bilememişiz nasıl davranacağımızı. İşte fırsat. Prensesliğe terfi :)))

Delibu! dedi ki...

Geçmiş olsun Leyya Hanım,
blogunuzu yeni keşfettim ve bayıldığımı belirtmek istedim :)
Sağlıklı günleriniz olsun inşallah.

♥ŞANSLI♥ dedi ki...

Canım benim acil şifalar diliyorum.En azından amaliyat olmayacakmışsın.Dikkat et kendine.
Sevgiler:)

Sihirlitorba dedi ki...

bazı zamanlarda cadı olunabileceğini düşünenlerdenim :)buradan da benim zaman zaman cadı olduğum sonucuna varabiliriz ;)tekrar çok geçmiş olsun cnm.inşaallah en kısa zamanda acılarından temelli kurtulursun...