11 Mart 2011 Cuma

hayat-ı muhayyel (yeşil yurt)


öğleden bu yana dehşet içindeyim..hepimiz japonyada olanlardan sonra dehşete kapıldık eminim...Allah şu an güç durumda olan tüm insanların yardımcısı olsun..bu işler çok zor işler..

üstüne üstlük, mart ayı içerisinde vuku bulacak olan ayın dünyaya yaklaşma durumu için de bazı senaryolar gündemde...valla ben korkarım...hoç korkmayan varsa beri gelsin..bol bol dua edip gücün gerçek sahibine yönelmeli...böylece belki rahmete mazhar oluruz, afetinden korur bizi...yok afet takdir etmemişse sevap hanemiz kabarır:)yani her halde ve karda  karlıyız:)

oğlan grip..salya sümük olmuş bi günde...yetmez gibi bi de düşmüş okulda, dizkapağı  fena sıyrılmış ..acısından uyuyamıyor...ahh annelik ...ben çekeydim de sen mışıl mışıl uyuyaydın diyor insan...aman ya Rabbiii  hiç bir anaya babaya evlat acısı tattırma...amin...

pek bi içsel oldu bu yazı...fasılalarla yazdım..silmeyi düşündüm...sildim...yeniden yazdım...baktım ki yine aynı mealde şeyler yazmışım...eh bu da böyle oluversin dedim en nihayet...insanız hoç...korkularımız da olacak,umutlarımız da,sevinçlerimiz kederlerimiz de...inancımız bastıracak kimi zaman...bazen de dünyalık olacağız...insanız işte:)

hıh çanta....dün de yazdıgım gibi bu da sevgili pelin için...pelin şu an okuluyla ilgili bir proje için şehir dışında.siz çantalarını ondan evvel görüyorsunuz:)

hıııı benim okul var bir de...bu gün okul açılalı ilk defa derse girdim...normalde devamsızlıktan kalmış olmalıydım:)dersin adı çocuk edebiyatı....bu günki konu fablmış.derste ağustos böceğinin neden öldüğünü tartıştık...meğer ağustos böcekleri yavrularını dünyaya getirmek için ölürlermiş biliyor muydunuz???

Hiç yorum yok: